Neler oluyor
- boykot ediyorum (1)
- taraklı termal (2)
- neden izinsiz aranıyorum (1)
- hepsiburada.com (3)
- başlık eksiklikleri hk. (2)
- fuzul evim (2)
- enza mobilyanın müşteri hizmetleri çok saçma (1)
- tatava.org yazımı yayınlaması (2)
- sayıştay ne iş yapar (1)
- birevim (3)
- türk telekomun saçmalıkları bitmez (2)
- eminevim-fuzulevim-birevim (7)
- çekicilerin araç çekerken ki adaletsizliği (1)
- param güvende (1)
- turk.net (2)
- üsküdar belediyesi ve toki (3)
- e-devlet (1)
- mmo vb. (2)
- 15çk (1)
- av. nedim okan gümüştakım (1)
- avantaj bilişim (1)
Şikayetler#
firmamızdan bir bilgisayar satın aldı , avukat olduğunu belirtti, 2 yıl garantisi olduğunu belirttik, windows lisanslı olduğunu belirttik, iade v.s beni uğraştırmayın dedi, neden iade gelecek bir ürün gönderelim. en güzel şekilde ürünü gönderdik, bedevi arap çöllerinde seyehat eden bir adama yakışmayacak şekilde, yalan ve fecaat dolu imalarda bulunarak ahlak ve faziletten noksan şekilde iade talebinde bulundu. karakter galiba doğuştan gelen bir erdemdir. ürününün kusurlu olduğunu ima ediyorsan ürünün kusurlarını yüklersin. delil yok , kötü niyet var, yalan dolan var, her avukatım diyen avukat olmamalı. pespaye
Ümraniye hacibekirkünç de 2 porsiyon baklava 2 künefe 3 çay için 140 TL ödedik. Bir daha asla gitmeyeceğim. Boykot ediyorum
Türkiye de Tekel haline gelen sahibinden.com un yeni hizmeti. reklamlarda süslü püslü gösterilen amma velakin vatandaşa okkalı kazık atan sistem. eski telefonunuzu 1000 liraya satıyorsunuz diyelim, sistem hem satıcıdan hem de alıcıdan komisyon alıyor. Birileri çıkıp bu tekele son vermeli.
Bu ülkeye ve insanına ihanet etmek için siyaset yapmaya gerek yok. Bu memlekette bir şekilde devletin gömleğini üzerine giyen veya devletle ilişkisi olan her kişi ve kurum bu memleket insanına ihanet etmekte ve sömürmekte yarışıyor.
Türk Telekom diye bir kurum var ve bu kurumdan internet hizmeti alıyorum. şuana kadar kullandığım tarifenin taahhüdü 5-6 ay kadar önce süresi dolmuş ama eski uygulama devam etmiş ve aylık olarak aynı ücreti ödemeye devam etmiştim.
Bir nakil, yani taşınma durumu söz konusu olduğundan kurumu aradım ve taşındığımız için nakil talebinde bulundum. Ama çağrı merkezindeki arkadaş tanımlı bir paketimiz olmadığını ve nakili yapamayacağını söyledi. ve bana daha yüksek ücretli bir tarife tanımlamak istedi ben daha uygun ve ekonomik bir paket talebinde bulundum ama daha uygun bir öneri yapamayacağını mutlaka daha yüksek ücretli bir plan seçmem gerektiğini veya bir şubeye giderek oradan bilgi almamı onların daha farklı kampanyalarının olabileceğini iletti.
Tüm dünyanın yaşadığı ağır salgın ve pandemi koşullarında zaten ekonomik olarak çok büyük zorluklar yaşayan bir toplumun mensubu olarak devletin vatandaşlarını değişik alanlarda desteklemesi gerekirken bu şekilde insafsızca ve vicdansızca ve dahi ahlaksızca resmen her kuruşa göz koyarak sömürmeye çalışması bana çok ağır geldi. Eğer benim devletim bile bana bunu yapıyorsa, düşman adlettiğimiz ülkeler bize ne yapsa az. yazıklar olsun haram zıkkım olsun emeklerimize göz koyan bu anlayışa.
Senin külahını ona, bir başkasının külahını sana... Gelen parayı at vadeli mevduata... Bir gün bir bakmışız Uruguay part 2.
Ülkemizde sayıştay ne zaman ve neden kuruldu?
Osmanlı döneminde Padişah Abdülaziz’in 29 Mayıs 1862 tarihli “İrade-i Seniyye”si ile kurulmuş olan Sayıştay’ın ilk başkanlığına Evkaf Nazırı ünlü devlet adamı Ahmet Vefik Paşa getirilmiştir. İlk kuruluş statüsü bir nizamname olan Sayıştay 1876 Anayasasında yer alarak anayasal bir kuruluş haline gelmiştir.
1920-1923 yılları arasında daha önce Sayıştay’ca yürütülen kimi görevler TBMM üyeleri arasından seçilen bütçe denetimi ile görevli geçici bir komisyon eliyle yürütülmüştür. Cumhuriyetin ilânıyla birlikte 24 Kasım 1923 tarih ve 374 sayılı “Divan-ı Muhasebatın Sureti İntihabına Dair Kanun” çıkarılarak Cumhuriyet döneminde Sayıştay yeniden kurulmuş ve 1924 Anayasasının 100’üncü maddesinde yer alarak anayasal kimliğine yeniden kavuşmuştur.
Sayıştay;
Kamu idarelerinin mali faaliyet, karar ve işlemlerini hesap verme sorumluluğu çerçevesinde denetler ve sonuçlarını Türkiye Büyük Millet Meclisine sunar.
Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin; gelir, gider ve mallarına ilişkin hesap ve işlemlerinin kanunlara ve diğer hukuki düzenlemelere uygun olup olmadığını denetler, sorumluların hesap ve işlemlerinden kamu zararına yol açan hususları kesin hükme bağlar.
Kanunlarla verilen inceleme, denetleme ve hükme bağlama işlerini yapar.
Yukarıda ki bilgiler ışığında Sayıştay bugün görevini layıkıyla yapıyor mu? çok merak ediyorum..
Yerel yönetimlerin hemen hepsi (Tunceli hariç) sömürü ve yolsuzluk yuvaları olmuş ama denetleyen ve şeffaf bir yapı maalesef yok.. Bakıyorsun 50bin liralık bir iş yapılacak, o işi tanıdık birine 500bin liraya yaptırıyor ve o paranın da en az yarısını birileri cebine indiriyor..
Bir ülkede yolsuzluk yapabilecek kabiliyete sahip kuruluşların hemen hepsi siyasi partilerdir acaba bu partiler gerçek hukuk ve adalet kapsamında eşit ve adil şekilde denetleniyor mu? Bugünün siyasi ortamı malum... sadece muhalif oluşumlar denetleniyor..
Memleketin tüm kaynağını sömüren siyasi partilerin tamamı kapatılmalı..
Şu meslek odalarının bir çoğu ülkemizdeki işleyişi ile çok gereksiz kurumlar.
Ben geçmiş zamanda bir oda da çalıştığımdan ne kadar iş bilmez ve farklı amaçlarla bir araya gelmiş ama niyetleri sadece devleti ve sistemi bozmaya çalışmak olduğunu gördüm.. İşçi partisi ekolünden gelen bir marksist sol fraksiyonda insanlar.
Oda üyelerinden binlerce tl aidat toplar ve sadece sazlı sözlü etkinlik düzenleyip sızarlar.
Halbuki doğru işletile bilse meslek standartları ve meslek sahipleri adına yapılacak onca iş var ki ama memleketi yönetenler gibi anca tribüne oynarlar..
Kısacası şuan baktığımız noktada çooook gereksiz kurumlardır.
MMO Çoğunluğumuz için hiç bir işe yaramayıp, bana her gün bir iki mesaj atacağına keşke bu kadar işsiz mühendis varken istihdama yönelik çalışmalar yapabilse.
Teknoloji, imalat, üretim , sanayinin gelişmesi vb. konularda gerçekten ciddi çalışmalar yapabilse , öneriler , raporlar hazırlasa ve biz mühendislerin yanında olduğunu mesaj atarak değil de icraatla gösterse. Keşke...
Faizsiz bankaları kendilerine rakip kabul eden, ama onlar gibi hiç bir güvencesi olmayan, falan filan adı altında çıkan masraflarla bankalarla aynı parayı sizden bir şekilde alan sistem. ben güvenemedim. Kafamdaki sorulara yanıt alabilme ümidi ile İstanbul'da en yoğun şubesine gittim. Ama 2 çalışan ve şube müdürü beni ikna edemediler ve haklısınız dediler. Ve ben de oradan almadım
Şimdi bu yorum üzerine 1 yıldan biraz fazla süredir devam ettirdiğim aboneliğimi iptal ettirip başka bir operatöre geçesim geldi,ancak oturmakta olduğumuz eve taşınırken diğer hizmet sağlayıcıların destek bile vermekten imtina ettiği adrese 1 haftada internet bağlayan ve bu zamana kadar yavaşlık sorunu yaşamadığım hizmet sağlayıcısını değiştirmek ne derece doğru olacak bilemiyorum.Acaba önce direkt ulaşıp ki sosyal medya üzerinden çok çabuk cevap alabiliyoruz bir de öyle mi denesek.
Değerli bağlantılarım, Türk isminin kullanılmasının şartları kanunlarda belirtilmiştir diye biliyorum. Ama yürürlükteki tüm kanunları çiğneyen bir firma var karşımızda. ismi TURK.net , bu asil ismi bu rezil firmaya veren kurumları esefle kınıyorum. internet başvurusu yaptıktan 2 ay sonra internetinizi bağladık diyen bir firmayı tüm hukuki kanallara şikayet edeceğim. İP almadığım , modem kurulmadığı, kuruluş evrakı imzalamadığım halde 2 aydır bana fatura gönderiyorlar :))) sakın bulaşmayın.
Teslimat sürecimde çooook ilgili ve çok yardımcı oldular.. teslimatın daha sıkıntılı geçeceğinden korkmuştum ama şükür çok yorulmadan hallettik.. sadece süreç içinde istenen ve yarısından çoğunun birbirinin tekrarı olan belgeler bence boşa zahmet ve evrak yükü.. malum doğayı da düşünmemiz gerek. çok daha pratik edilmesi lazım.. dünya kadar hukukçu var en kısa yolu bulacaklardır..
Bu kadar saçma bu kadar abzürt, geçersiz ve insanlara 3-5 konu dışında adam gibi yardımcı olmayan bir sistem.. aynı devlete benzemiş.. sistemsizlik ve her türlü saçma düzeni içinde barındırıyor..
Kardeşim iş yeri kira desteği için e-devlete girdi, maum TC numarasının son hanesine göre hafta içi başvuru alınıyor, hafta sonu ise herkes girebiliyor.. Biz hafta sonu denedik ama hiiiç giremedik her defasında hata verdi.. bugün kardeşimin başvuru günü idi ve sabahtan beri hiç denenmediyse 20 kez farklı zamanlarda sisteme girilmeye çalışıldı ama hepsinde de sistem cvp vermedi.. günün dönmesine 10 dk kala tekrar bakayım dedim sistem açıldı. ama bu seferde ailedeki herkesi tek tek bilgilerini istedi ve girmek gerekti ama biz girene kadar zaman geçti ve sistem başvuruyu kabul etmedi..
Yani öyle saçma bir düzende yaşıyoruz ki devlet bile beni ve ailemi tanımıyor kendi sisteminden bana soruyor.. her birinin sigorta dökümünden otomatik bilgi çeker ve kimin çalıştığını veya çalışmadığını.. gelir durumlarını, evlimi bekar mı vs. hepsini görebilir ama beni bu işkenceye sokup birde kabul etmiyor.. sonra gel bu devlete dua et..
Saçma sapan aptal bir düzende yaşıyoruz diyim siz asıl kalbimden geçenleri anlayın..
Emin Üstün'ün Kime ve nereye yakın olduğunu bilmem ama tabi k faizsiz bir model ile insanları ev sahibi yapmasından sebep ülkedeki bir çok cemaatin takibinde olmuştur.. nasıl öldüğü ile ilgili bilgim yok ilgilenmiyorum da ama faizsiz diye resmettikleri bu sistemde fuzulevim ile beraber insanları nasıl sömürdüklerini bir çoğunu nasıl aylarca mağdur ettiklerini biliyorum..
Dosyaları istedikleri yerde beklesin.. Hükümete yakın olmalarından sebep şimdilik başlarına bişey gelmez ama illaki hesap günü gelecek..
Emin evim sahibi emin üstün beyefendi Ukrayna'daki iş gezisinde kalp krizi sonucu vefat etti. Ölümüne dair farklı duyumlar var. Faizsiz bir sistem vadeden şirket gülen cemaatine uzun yıllar sahip çıktı. 15 temmuz sonrası ise zarar görmemek için tüm havuz medyasını paraya boğudu. Topladığı paraları gecelik repo da değerlendirmesi neticesinde bazı bankalarca BDDK ya şikayet edildi. Lakin dosyası bekletiliyor.
Faizsiz ev ve araç edindirme yöntemleri içinde ki en önemli üç kurum ancak sisteme giren insanlar önöceleri tatlı bir rüya gibi dua ediyorlar, çünkü yıllarca bir ev hasreti çektiler...
Ancak ilgili tarih gelince ve teslimat yapılacakken bu ülkede malum herkes birbirine hırsız gözüyle baktığından müthiş bir güvensizlik durumu var... dolayısı ile bu kurumlar da teslimat sürecinde binbir türlü evrak ve süreçlerle bir dünya beddua alıyorlar.. çok çok büyük paralar kazanıyorlar.. bünyelerinde onlarca hukukçu yani avukat bulundururyorlar ancak o avukatlar sadece icra dailerinde ipotek koymakla meşgul.. bu süreçleri kısaltmak veya kolaylaştırmak adına hiiiiç kafa yorulmuyor..
İstenen evraklara bakıyorum büyük çoğunluğu birbirinin tekrarı niteliğinde.. o kadar gereksiz ki talepler var ki bu bedduaları maalesef haklı çıkarıyor.. bir de baksan yıllarca sektörün içinde tecrübe edinmişler.. neymiş herkes katakulleci olmuş, abi en başta siz öylesiniz.. x bir grupta birbirinden farklı meblağlarda proje başlatan müşteriler hepsi birbirine çok yakın ölçüde hizmet alacak ancak 100bin için giren 8-9 bin fark öderken 400bin için giren ve çoook büyük ölçüde aynı hizmeti alacak kişi 35bin e yakın fark ödüyor.. bu faiz değil anladık çalışma bedeli olarak yansıyor ancak kanımca kesinlikle doğru bir hesaplama değil ve helal olmadığını düşünüyorum, tabi Allahu-alem.. yani Allah bilir..
Yurt dışından bir mühendis arkadaşım fransada diploma veya kimlik fotokopimle her resmi veya özel kurumda işlem yapabiliyorum demişti burada ise aslı yanımda değilse noter onayı istediler diyor.. yani görüldüğü üzere hiç bir şeye güven yok ama noterleri zengin etmek kolay...
Sektörün bu eski firmaları neden müşterilerini çok suistimal eder anlamış değilim.. sözüm ona köklü firmalar.. sadece Birevimi ayırmak istiyorum, onlar nispeten yeni ve biraz daha başarılı buluyorum, tabi bazı sorunlar olmakla beraber yapı büyüdükçe ve kökleştikçe sorunlar artacaktır.. ama eğer bir sorunun veya çözümsizlüğün merkezine müşteriyi koyar ve memnuniyet eksenli bir anlayış belirlenirse eminim ki çok çok daha başarılı olacaklardır..
Ancak diğer iki kurum ki özellikle fuzulev'in hem çalışanlarını hem de müşteri nezdindeki süreçleri o kadar suistimal ediliyor ki anlatamam. tek bir müşteri bile hak ettiklerini düşünmüyorum.. son aldığım duyumlara göre bir çok keyfi uygulamalarla müşteri teslimatlarını sudan bahanelerle erteledikleri ve yapmadıklarını söylüyorlar.. zaten şikayetvar incelendiğinde ne gibi şikayetler yapıldığını görecek, suistimallerin boyutunu anlayacaksınız..
Geçenlerde bir yakınım bana fuzul evdeki çalışma konuşullarından bahsetti. ve patronların genel yaklaşımlarından..
Bir kere insana ve insan hayatına değer vermeyen ve işine gelmeyen ve azıcık sesi çıkan personeli anında harcayan bir kurum olmuş fuzulev..
Şirket sahibi kadın ve erkeğin bir arada çalışmasını istemeyecek kadar sözde bir inanç sergilerken çok kolay kul hakkının yendiği bir şirket profili çiziyormuş.
Bende ilgili sektörü yakından takip eden biri olarak devlete bağlı bir banka gibi sistematik çalışmayan ve iligili şirketlerin müşteri süreçlerini diledikleri gibi değiştirdikleri çok laçka bir oluşum bu şirketler.. özellikle de sektörde ki eski firmalar sözüm ona köklü firmalar en çok suistimalin yaşandığı kurumlar olmuşlar..
Çalışan hayatı değerlidir, çünkü o şirket patronları o çalışanlarla servetlerine servet katıyor.. yakınımın bir zarar görmemesi için detay vermeyeceğim ama çalışma konuşulları iyileştirilmezse dava edilmelidir..
Bu şirketleri son zamanlarda fazlaca duymaya başladım. kendi adıma yaptığı kısa bir incelemede Birevim diğerlerine kıyasla daha başarılı ve hala avantajlı olmakla birlikte, ilk kuruldukları zaman genelde piyasaya tutunmak üzere müşteri taleplerini çok önemsediklerini duyuyorduk ancak belli bir büyüklükten sonra görülüyor ki o samimiyetleri kayboluyor ve müşteri memnuniyeti bir yana artık şirket menfaatlerine göre hareket ediliyor. kaldı ki bu tür işlerde müşerinin memnuniyeti ve referansı en önemli reklamdır ama tuzu kuru hale gelince ve de bizim gariban ve bir evi olması için hayaller kuran güzel insanımızı kandırmak kolay oluyor maalesef.
Bir bir duyduğum eleştirileri paylaşmak istiyorum..
Eminevim piyasanın en eskisi ona rağmen, hatta bir dünya kendi inşaat projeleri var, muhtemelen müşteriden topladıkları taksitlerin bir kısmını teslimat yapmak yerine bu projelerde kendileri için yatırımlar yapıp kazançlarını maximum hale getirmekle meşguller. çünkü teslimatlarında hep gecikme yaşandığını duyduk..
Fuzulevim de aynı şuan piyasanın rakamsal olarak sanırım ikinci büyük şirketi ama şu corona sürecinden dolayı tüm teslimatları askıya almış neden kamu kurumları açılmıyor ve gerekli randevuyu alamıyormuş, az önce denedim ve yarın sabah için randevu alabildim. kimi kandırıyorlar anlamış değilim, ayrıca şubelerine daha önce gitmiştim rakiplerini kötüleyip duruyorlar çok itici geldi açıkçası birde koyu müslüman geçiniyorlar, yazıklar olsun.. bu benim inancım olamaz. hayır maddi sıkıntı yaşıyor desen değil bu piyasa da akan kokan bir ürün söz konusu değil yani gelen paralar teslimatlar dışında bir alanda kullanılmıyorsa kaynak sıkıntısı yaşamaları mümkün değil çünkü işin matematiği ortada..
Birevime gelince teslimat tarihleri açısında eskisi kadar olmasa da hala bir kaç ay avantajlı sayılabilirler ama eski ilgi ve müşteri memnuniyeti kalmamış belli, değişik kanallardan görüyorum hatta bir yakınımı arayıp lütfen şikayetinizi kaldırın bile demişler ve dostumun şikayetini de çözmemişler ona rağmen dostum o şikayeti kaldırmış ama pişman olmuş o ayrı..
Bu sektör yani faizsiz finansman desteği sunan bu kurumlar aslında çok ömenli bir sosyal fayda üretiyorlar ama sanırım hükmettikleri para miktarı büyüdükçe değişiyor ve şirket menfaatleri herşeyin önüne geçiyor ama bence kar dan zarar ediyorlar çünkü daha çok kazanabilirler. önemli olan müşterinin memnuniyeti ve referansı olduğunu unutmamalılar ..
Evet bu tür işletmelerin yapıları büyüdükçe müşterilerle ilgi alakaları düşüyor, açıkçası birevimde o sınırı aştı sanırım çok hızlı büyüdü ve samimiyetlerini kaybettiler. umarım yakın zamanda patlamazlar..
Ben 2016 da işten ayrıldığım bir kurum olan Bilgisayar Müh. Odası'nda odanın yeni yönetimi ile beraber başladım ve istanbul ofisinin elektrik telefon internet vs. işlemleri için 2 yıl süre ile vekaletle yetki vermişlerdi. ve tabi o işlemlerde benim bilgilerim kullanıldı, odadan ayrıldıktan sonra Türk Telekom defalarca beni oda yetkilisi sıfatı ile aradı bende kendilerine yetkili olmadığımı ve odadan atyıldığımı ilettim ve hatta bu konu ile ilgili üsküdar telekom müdürlüğüne dilekçe verdim. ama 2016 dan bu yana muhtemelen en az 25 kere arandım ve bu durum her defasında anlattım ama bunca söze ve o dilekçeye rağmen bilgilerim silinmedi. Türkiye'nin bu en büyük kurumu bile böyle abuk subuk yönetiliyorsa memleket yanmış demektir. şu pratikliği bile gösteremiyorsak vay halimize, neymiş odayı arayacakmış, lanet ettim yaa şu kurumdan..
Birevim şirketinin önce müşterisi sonra çalışanı olmuş biriyim. Bir proje açıldığında temsilci teslimata 5 ay kalaya kadar ve sıra tespitinde adınız açıklanmadığı sürece proje bedelinizi arttırabilirsiniz der. Benim bu yönde bir talebim oldu ancak benim çalıştığım dönemde olmayan veya proje açıldığında böyle bir uygulama bilgisi verilmeden tamamıyla kurumun hatası sonucu sırf teslim öncesi ve sonrasında ara ödeme taahhüt ettiğim için ki bu durum firma lehine bir durum ama teslimat sonrası ara ödeme girilemezmiş diyerek talebimi karşılamadılar ve kanımca kulak arkası edildi. Çözüm merkezlerini aramama rağmen temsilcim dışında kimse ilgilenmedi, tarafıma operasyon biriminden bir dönüş yapılmadı ve açıkçası şubat sonunda süreç bitecek ve sonra şöyle yapsaydık olurdu derlerse büyük haksızlık olacak ve açıkçası eğer bu bir hak ise helal etmem. Söylenecek daha çok şey var ama çözüme katkısı olur mu bilemedim... Bir daha da kimseye refere etmeyeceğim
Fuzul evim son dönemde reklamlarını gördüğüm ve yakın bir zaman önce bir yakınım onların sistemine girdiğini öğrendim..
Arada soruyorum herhangi bir güvencesi varmı.. yarım yamalak öğrenmiş mevzuyu ve ciddi bilgi eksikliği var dostumun.. muhtemelen satış politikaları gereği bir çok bilgiyi eksik veriyorlar.. özelliklede müşteri yaklaşımına göre durum alıyorlar, öğrendiğim kadarıyla..
Neden bunu yazdım.. geçenlerde basında birşey gördüm.. Eminevim adında aynı sistem ile çalışan muadil bir firma Elazığ ve Malatyada ki depremler sebebiyle müşterilerinin taksitlerini 4 ay kadar ertelemiş ve herhangi bir hak kaybı yaşanmadan süreci işleteceklerini ilan etmişler ancak eski ve köklü bir firma iddasında olan Fuzulevim kendi müşterilerine herhangi bir kolaylık sağlamıyormuş.. öğrendiğim kadarıyla bu fırsattan istifade belki birileri ödeyemez de sistemden çıkarlar ve kendileride teslimat yapmak durumunda kalmadan ödedikleri organizasyon ücretlerini ceplerine indirmenin keyfini yaşamak niyetindelermiş..
Neyse bu konu beni bağlamaz ama bunu incelerken aklıma başka birşey geldi.. Türkiyede bankalar dışında mevduat toplamaya yetkili kurum yok.. bu firmaların yaptığı ise bir finansal planlama dahilinde herhangi bir ürünün teslim almadan bazıları aylarca bu firmalara aylık ödemeler yapıyor.. yalan yok piyasada param uçtu gitti gibi bir maduriyet duymadık.. ancak Çiftlik Bank ördeğinde olduğu gibi ilgili şirketlerin sahiplerinin bir gece bütün parayı yurtdışında bir hesaba aktarmayacaklarının bir garantisi varmı.. devletin BDDK sının bu konu ile ilgili bir çalışması varmıdır.. bir gece ansızın giderlerse ki yapığım kısa araştırmaya göre yılda milyarlarca TL kazanç elde ediyorlar ki Çiftlik bank olayından en az 100 kat büyük bir vurgun olur demektir bu..
Devlet şirket patronlarının iyi niyetini bir kenara atmalı ve bu tür eylemler için bir duvar oluşturmalı..
Sayın kullanıcı "Gezi ve Seyahat" adında bir kategorimiz var aslında ama önerinizi dikkate alalım.. geri bildirim için çok teşekkür ederiz..
avantaj bilişim
Firmanın bayi listesindeyiz, bayi temsilcisi bir liste paylaşıyor, listede ürünler var. arkadaşa mesaj attık bugun izinli olduğunu başka bir arkadaşla görüşmemiz gerektiğini belirtti ve bizi ona yönlendirdi, bu arkadaş listedeki ürünlerden farklı daha yüksek fiyatlar açtı. yakışmadı avantaj bilişime
Jön 04 Kasım 2024 10:30