Neler oluyor
- avantaj bilişim (1)
- weble gelsin zetta (4)
- mehduh bayraktara göre , ysk üyelerinin müebbet ile yargılanma ihtimali (14)
- grand ısias otel (6)
- ali babacan (11)
- fenerbahçe en son şampiyonlar ligi'ne katıldığında... (1)
- mcdonald's da patates dürüm satılması (5)
- karnesini öğretmeninin önünde yırtan öğrenci kimin eseri (24)
- altılı masa'da seçimin kaybedilmesine sebep olabilecek 3 temel sorun ne olabilir. (8)
- haluk pekşen'in göz göre göre ölüme gidişi (9)
- uı/ux alanında kendimi nasıl geliştirdim (3)
- atilla taşın cumhurbaşkanı adayı (12)
- 1 papua yeni gine kinası kaç tl (8)
- şirketlerde eğitim ve kurumsallaşmaya dair (4)
- çetin emeç (5)
- karanlıkların lordu inan kıraç (9)
- barış için müzik vakfındaki taciz skandalı (5)
- hastanelerden alınamayan randevu (1)
- gece yatmadan zeytinyağı içmek (1)
- sabah aç karna türk kahvesi tüketmek (2)
- benzinin 30 tl ye dayanması (1)
- açlık ve yoksulluk sınırı (2)
- uzun bacaklı ingiliz (1)
- abd'nin karanlık tarihinin bir parçası (1)
- 5 haziran dünya çevre günü (1)
- hurma çekirdeğinden türk kahvesi (1)
- bu güne kadar izlediğiniz en iyi belgeseller (2)
- eğitimde fırsat eşitliği (1)
- yağ yakmanıza yardımcı ara öğün kereviz sapı detoksu (1)
- dili doğru kullanmak 3 (2)
- okuma vakti (2)
- incir uyutması (6)
- bu garibin derdi varmış (1)
- ahmed el belhi (1)
- kış geliyor doğalgaz fiyatları uçtu (3)
- antalya seo (2)
- 850’li numaralardan bıktık (14)
Devleti yönetenlerin sözde kamu yararına yaptığı icraatları Aliya İzzetbegoviç in kitabından kısa bir alıntı yapmak istedim ama anlamak önemli tabi…
“Umumî menfaat” veya “gaye” mantığının, insanları trajedik sonuçlara ve genel bir karışıklık ve aldatmacaya götürebildiğini gösteren açık bir örneği de yalan tarih veriyor. Komünist manifestosu ilk önce proleterlerin, burjuva aldatmacası diye ahlâkı reddettiklerini ilan etmişti. İkinci Enternasyonal ise, hakkaniyet prensibini kabul, “gaye vasıtayı takdis eder” parolasını ise reddettiğini belirtmek suretiyle, bu tutumu biraz değiştirdi.
Fakat Lenin ancak proletaryanın zaferine katkıda bulunan şey ahlâkîdir diye tekrar manifestonun pozisyonuna döndü ve bununla ahlâkı kökünden inkâr edip yeniden gayeyi kıstas olarak ortaya koydu. Lenin’in bu kaidesini tatbik eden Stalin, proletaryanın zaferi için şunları yapmanın lüzumlu ve dolayısıyla da ahlâkî olduğu kanaatine vardı:
Bundan sonrası sanki bugünü anlatıyor;
Toplama kampları kurmak,
devlet ve polis mekanizmalarım o zamana kadar görülmemiş ölçüde kuvvetlendirmek,
en yüksek idarecilerden başlayarak mahallî idarecilere kadar iktidarın herhangi bir şekilde tenkit edilmesini önlemek ve idarecilerin YANILMAZLIĞI hakkında ki kanaati devam ettirmek,
lider kültünü kurmak ve lidere yanılmazlık ve müstesna basiret özelliklerini atfetmek,
herhangi bir direnişi önlemek üzere devamlı korku havasını muhafaza etmek,
istenmeyen kişi, grup veya milletlerin topluca tasfiyesini sık sık gerçekleştirmek,
yüksek maaş ve diğer imtiyazlarla orduyu, polisi, siyasî mekanizmayı ve aydınlardan muti olanları elde etmek,
hakim sınıfın iaşesi için hususî depolar kurmak,
halk kitlelerinin tam manası ile istismarını temin etmek, bütün enformasyon vasıtaları, basın, radyo ve televizyon, demokrasi, hürriyetler, hümanizm, refah, parlak istikbal, lider ve yöneticilerin faziletlerinden durmadan bahsetsinler diye, tekel altına almak,
başka milletleri “serbest ifade edilen iradelerine uygun olarak” istilâ altında tutmak vs. vs.
Bütün bunların “proletaryanın zaferi” için yapıldığım söylemek ve bunu durmadan tekrarlamak gerekiyordu ki, sadece caiz olmayıp, ahlâka da uygun düşsün diye bütün gözler boyandı.. vesselam
erdemliyolcu . 24 Ekim 2019 16:39