bursalı mehmed tâhir# Biyografiler

22 Kasım 1861’de Bursa’da doğdu. Abdülmecid’in Hassa Alayı kumandanlarından Üsküdarlı Seyyid Mehmed Tâhir Paşa’nın torunu ve askeriyeden sağlık durumu sebebiyle ayrılmış Bursa belediye kâtibi Rifat Bey’in oğludur. 

Tahsiline büyük babasının ailece yerleştiği Bursa’da başladı. Mülkiye Rüşdiyesi’ni bitirince dedesi gibi asker olarak yetişmesi istendiğinden 1875’te Bursa Askerî İdâdîsi’ne verildi. 

Daha rüşdiyede okurken ayrıca Haraççıoğlu Medresesi’ne devam ederek Niğdeli Hoca Ali Efendi’den hususi dersler aldı. Onun edebî ve tarihî kültür kazanmasında, tasavvuf, tarih ve edebiyatla uğraştığı gibi bir divançe teşkil edecek kadar da şiirleri bulunan babasının önemli bir tesiri olmuştur. 

Bursalı Tâhir bu çağlarda tasavvufa merak sarmaya başlamış, Muhyiddin İbnü’l-Arabî’ye gönül bağlamıştı. İdâdînin ikinci sınıfında iken, 1877’de Türk-Rus savaşının başlaması üzerine gönüllü olarak tekrar ordu saflarına katılan babası Plevne’de Teliş cephesinde şehid düştü. 

Üstün bir başarı ile okulunu bitirerek bir şehid oğlu olmanın şevkiyle 1880 Eylülünde Harbiye’ye girdi. Harbiye sıralarında Muhyiddin İbnü’l-Arabî ve tasavvuf sevgisi daha da artan Mehmed Tâhir, cuma tatillerinde İstanbul tekkelerini dolaşır ve kendisine bir mürşid ararken Tibyânü vesâʾili’l-ḥaḳāʾiḳ müellifi Harîrîzâde’yi tanıyarak dairesine girdi, onun temsil ettiği Melâmîliği seçti.

Temmuz 1883’te piyade teğmeni olarak Harbiye’den mezun olduğunda Üçüncü Ordu emrine verilerek Manastır Askerî Rüşdiyesi coğrafya hocalığına tayin edildi. 

Manastır’a gelişinin birinci yılında mürşidinin şeyhi Seyyid Hoca Muhammed Nûrü’l-Arabî el-Melâmî’yi Ustrumca’da ziyaret ederek ona biat etti. İki yıl sonraki ziyaretinde ise ondan icâzet aldı.

Babasından ve Harîrîzâde’nin eserinden kazanılmış bir merakla burada geçmişteki mutasavvıflardan başlayıp gittikçe şair ve âlimlere de yönelen biyografi ve bibliyografya çalışmaları içine girdi. Manastır ve çevresinde yetişmiş şahsiyetler hakkında bilgiler toplamaya çalışıyor, malzeme elde edebilmek için buralardaki mezar taşlarını araştırıyordu. Yazdıklarını bazı gazete ve mecmualarda neşretmeye başlayan Mehmed Tâhir, yeni yeni uyanmakta olan Türkçü düşünceyi benimseyerek bu görüşle 1897’de ilk eseri Türkler’in Ulûm ve Fünûna Hizmetleri adlı çalışmasını yayımladı. 

1925 te vefat etti.