DevrikCümle neler yazmış

Yazar takip için üye girişi yap. Bu yazarı 0 kişi takip ediyor

Şimdi sizlere ülkemizin tamamında görülen problemlerin bazılarını başlıklar halinde aşağıya sıralayacağım. Aklıma gelen problemlerin bazıları bunlar. Daha farklı problemleri bulanlar lütfen @ensofficial44@gmail hesabıma mesajınızı atın. Bu problemlerin belki tamamını belki bir kısmını muhakkak yaşamışsınızdır. Her madde de gözünüzde canlanan bir takım anılarını olacaktır. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Saygılarımı sunar hayırlı günler dilerim.

1)Eğitim Problemi

2)İşsizlik Problemi

3)Teknolojiyi Doğru Kullananama Problemi

4)Okuma Alışkanlığı

5)Araştırma Yap(a)mama Problemi

6)Sevdiği İşi Yap(a)mama Problemi

7)Sağ-Sol Çatışması

8)Kişisel Gelişime Önem Vermeme

9)Menfaat Problemi

10)Tüketim Problemi

11)Üretememe Problemi

12)Özgüven Eksikliği Problemi

13)Koltuk Problemi

14)Güç Korkusu Problemi

15)Zamanı İyi Değerlendirememe Problemi

16)Yanlış Bilinen Kültürel Problemler

17)Geleneklerimizi Koruyamama Problemi

18)Bana Karışmayan Yılan Bin Yaşasın Problemi

19)Çevre Ne Der Problemi

20)Aile Baskısı Problemi

21)Güven Problemi

22)Oyun Problemi

23)KADIN Problemi

Sosyal medya kullanımının hat safhalara ulaştığı bu dönemlerde gençler olarak tabir ettiğimiz 15-30 yaş arası vatandaşlarımızın sanal alemde çok fazla vakit geçirmesi ile birlikte oluşan kitap okumama alışkanlığı maalesef teknolojiden kaynaklanmıyor. Eğitim sistemimizin her gelen BAKAN ile birlikte güncellenmesinden dolayı gelecek nesillerimiz ezbere dayalı bir eğitim sistemi ile büyümektedir. Bu ezbere dayalı eğitim sisteminden dolayı gençlerimiz araştırmıyor, sorgulamıyor ve kişisel gelişimine önem vermiyorlar. Robotik kodlama ile işlenmiş gibi birer mutant insan olarak büyüyorlar. Çocuklarımız henüz 6-7 yaşlarında SINAV stresi ile karşılaşabiliyorlar. 18 yaşına kadar Engelli Maraton koşucuları gibi sınavdan sınava girerek engelleri bir bir aşmaya çalışıp güzel bir üniversite kazanmaya çalışıyorlar. Üniversite hayatı başladığı dönemden itibaren yarış başka bir boyuta bürünüyor adeta. Vizeler ve finaller derken çok stresli en az 2 yıl daha ömürleri tükenmiş oluyor. Ortalama 22-23 yaşlarında üniversite bittikten sonra bu defa yaşamlarını idame ettirebilmeleri için gerekli olan memurluk sınavları için de en az 2 yıl daha geçiyor. Minimum 18 yıl sürekli bir yarış içinde geleceğini kazanmak için bir kuş misali çırpınıp duruyorlar. Bu zaman zarfında istediğine ulaşan kişilerin yani yarışı kazandıklarını düşünen kişilerin arkalarına dönüp baktığında "Ben bu yarışı kazanmak için nelerden fedakarlık yaptım, bu yaşıma kadar ne için mücadele ettim ve ne kadar mutlu oldum?" diye soran var mıdır sizce? Üniversiteyi farklı bir şehirde okuyup kıt kanaat geçinmek zorunda kalan, ailesinden ve devletten yeterli desteği alamayıp çalışmak zorunda kalanlar ne kadar mutlu yaşamışlardır sizce? 

Peki çocuklarımız bu süreç içerisinde, bu koşuşturma içerisinde sizce kaç tane kitap ya da dergi okumuşlardır?

Bu sistemin doğru gitmediğinin farkında mısınız? Gelecek nesillerimizin okumadan büyüdüklerinin farkında mısınız?

Nasıl bir çözüm bulacağız bu sisteme dediğinizi duyar gibiyim. Benim aklımda birçok proje var ama hayata geçirecek yetkililer yok. Herşeye para bulan ama eğitime para bulamayan bir ülke de telefon satışları ve sosyal medya kullanımı rekor kırar elbette. 

VAR (Video Yardımcı Hakem) uygulaması ülkemizde ilk olarak 2018 yılında uygulanmaya başladı. VAR uygulamasının getiriliş amacı; olası hakem hatalarını en aza indirgemek ve adil bir rekabet ortamı oluşturmaktı. Dünyanın her yerinde başarılı bir şekilde uygulanmaya başlanan bu uygulama sayesinde futbol, kimilerine göre daha izlenilebilir oldu, kimilerine göre ise futbolu sıkıcı hale getirdi. Ancak herkes futbolun daha adil olduğu konusunda aynı fikre sahip oldular.

Peki ülkemizde de VAR uygulamasına rağmen herkes futbolun daha adil bir hale geldiğini düşünüyor mu? Hayır tabii ki. Saymakla bitiremeyeceğimiz birçok sebeplerden dolayı maalesef VAR bile ülkemizde daha adil bir futbol ortamı oluşmasına vesile olamadı. 

Ülkemizde ADİL bir futbol izlemek için ne olması gerekir? 

Avrupa kupalarında maç yöneten hakemlerimizin başarılı performansları takdir edilirken, aynı hakemlerimizin ligimizde oynanan maçlarda aynı performansı gösterememesinin sebebi nedir? 

VAR hakemlerinin bir karar üzerinde maçlara göre farklı kararlar almasının sebebi nedir?

Bir hakem anadolu kulüplerine karşı rahat rahat kararlar alırken 4 büyükler diye tabir ettiğimiz takımlara karşı aynı kararları neden alamıyor?

Merkez Hakem Kurulunun sık sık değişmesi yerine hakemlerimizin değişmesi gerekmez mi?

Nasıl ki kötü oynayan futbolcuyu kulüpler kızağa çekebiliyorsa aynı duruşu Merkez Hakem Kurulu neden yapamamaktadır?

Yabancı hakemlerin ligimize transferi ve maçları yönetmesi gerektiğini futbolun dışında olan taraftarlar görmekte iken futbolu yönetenlerin bunu göz ardı etmesinin sebebi nedir?

Büyük diye tabir ettiğimiz kulüplerin Vergi Borçları silinirken Anadolu kulüplerinin borçları neden silinmiyor? 

Kulüplerimizi borç batağına sürükleyen kişiler neden yargılanmıyor? Kendi döneminde kulübü ne kadar zarara uğrattı ise o borcun tamamını ödemesini gerektiren yasa neden çıkmıyor?

Yukarıda yazdığım sorular gibi futbolumuzu kirletmeye çalışanlara yönelik birçok soru sorabilirim. Bu soruları yetkililerimiz mantıklı bir açıklama yaparak cevaplar ve bunun için çözüm aramaya başlarlarsa o zaman ADİL bir LİG,rekabeti ve seyir sevgi daha yüksek maçlar izlemiş oluruz.