dünya yoksullukla mücadele günü (17 ekim)# Gündem

Yoksullar yaşanan her türlü ekonomik, sosyal ve doğal krizin en fazla vurduğu, onarılmaz yaralara neden olduğu toplum kesimini oluşturmaktadır. Yetersiz sosyal güvenlik sistemleri yoksulları insana yaraşmayan koşullarla yüz yüze bırakmaktadır.

Hiç şüphesiz yoksulluğu önlemek için istihdam edilen nüfusu artırılması, sosyal güvenlik sistemlerini iyileştirmesi kadar refah seviyesini de yükseltecek politikalar geliştirilmelidir. Bu amaçla gelir dağılımının adaletli dağılımını sağlayacak bir ekonomik ve sosyal yapının olması ve işler kılınması zorunluluktur.

Bu çerçevede toplumun önemli bir kesimini oluşturan çalışanların örgütlenmesi ve toplu sözleşme ile ücretleri, çalışma koşulları üzerinde söz sahibi olabilmeleri gerekmektedir.

Elbette işçilerin veya kamu görevlilerinin bir sendika çatısı altında bir araya gelmeleri önemli bir gelişmedir. Ancak bunun kadar sendikalar da sermayeden ve iktidarlardan bağımsız, işçi sınıfının hak ve yararlarını temel alan bir yaklaşım için olmalıdır.

Ülkemizde ne yazık ki işçiler bir yandan iktidarların ve sermayenin baskısına maruz kalırken diğer yandan ikballerini iktidarlara bağlamış kimi sendika yöneticileri eliyle yoksulluğa mahkûm edilmektedir.

Yoksulluğun ve bu nedenle karşılaşılan ayrımcılığın önlenmesi için hepimize sorumluluk ve görev düşmektedir. 

yani patronlar daha az kazanacak, işçiler de özverili ve verimli olmaya çalışacak..

erdemliyolcu . 17 Ekim 2020 17:32

Başlıkla ilgili tüm yazılar