abd'de, polis şiddeti sonucu siyahi george floyd'un hayatını kaybetmesi# Gündem

Amerika'da ülke genelinde iki haftadır ırkçılık ve polis şiddetine karşı protestolarda polis reformu taleplerinin artması üzerine nihayet eyaletler bu yönde adım atmaya başladı. sonuç olarak eylemlerden tam istenen olmasa da beklenen kısmi karşılık alındı denebilir ama yeterli mi tabiki değil.. 

Daha dün akşam yine bir ırkçılık haberi gördük intenette, görüntülerde yine ırkçı bir polis kendisinden kaçmayan bir siyahiye bir kaç metreden elektrik şoku gönderiyor ve yere yatırıp sırtına çıkıp tekrar şok veriyor.. yani insanın hayvana yapmayacağı bir muamele aslında.. 

Alınan bazı kararlar şöyle;

New York eyaleti, polisin gözaltı sırasında zanlının boynuna baskı uygulama yöntemini yasaklama kararı aldı.

New York Belediye Başkanı Bill de Blasio ise kentteki polis departmanının 6 milyar dolarlık yıllık bütçesinde kesintiye gidileceğini duyurmuştu.

Öte yandan, Floyd'un bugün defnedildiği Houston'da da Belediye Başkanı Sylvester Turner polisin boyuna baskı uygulama yöntemini yasaklama sözü verdi.

ABD'de Demokrat Parti üyeleri ise Kongre'ye polislerin müdahale yöntemlerini kısıtlayan ve görevi kötüye kullanan polise karşı soruşturma başlatmayı kolaylaştıracak bir yasa tasarısı sunmuştu.

Minneapolis yönetimi de önce boyuna baskı uygulama yöntemini yasaklamış daha sonra ise polis departmanını tasfiye etme kararı almıştı.

Los Angeles Belediye Başkanı Eric Garcetti, polis departmanına ayrılan bütçeden 150 milyon dolar keseceğini duyurdu.

Altın tabut ile gömüyorlarmış.. ne anlamı varsa..

Ve nihayet duymayı beklediğimiz haberler gelemeye başladı. 

Malum Türkiyede ki yerel yönetimlerden farklı olarak ABD 'de her kentin belediyesi dışında bir de kent konseyi var ve burada alınan bir karar çoğunluğu sağlıyorsa belediye başkanı dahi veto edemiyor.. 

Minneapolis Kent Konseyi "Kentimiz, Minneapolis Polis Departmanı ile olan toksik ilişkisini sona erdirmeyi planlıyoruz" dedi.
yani polis departmanının kapatılarak yerine kamu güvenliğini sağlayacak yeni bir sistem oluşturulması düşünülüyor.

Ancak Minneapolis Belediye Başkanı Jacob Frey, polis departmanının tasfiyesine sıcak bakmıyor ve reform öneriyor. Bilindiği gibi Minneapolis Kent Konseyindeki çoğunluğun kararını veto edemiyor.

Ülke genelinde yaklaşık iki haftadır süren protestolarda eylemciler, polis şiddetine karşı polis teşkilatının finansal kaynaklarının kesilmesi, küçültülmesi ve hatta tasfiye edilmesini talep ediyor. 

Diğer bir güzel haber ise ölüme neden olan polis 40 yıl ceza alabilir. umarım alır..

ABD hakikaten bu günler de virüsü unuttu ve Minneapolis'te başlayan ve tüm eyaletlere sıçrayan olaylardan başını kaldıramıyor, Trump tıpkı Erdoğan'ın bir kesime çapulcu demesi gibi eylemlere katılan kişilere "Eşkiya"  demesi ABD'de önemli söylemelerden biri olarak gündem de kaldı. Görünen o ki devlet başkanları hiçbir zaman kendi ülke halklarına hak vermeyecekler. 

ABD de George Floyd'u öldüren polisin daha önce defalarca şikayet edildiği ve hakkında dava dosyaları olduğu sicili kirli bir polis olduğu da ortaya çıktı. 

Ayrıca Floyd corona virüs salgını sırasında işini kaybeden milyonlarca Amerikalı’dan biriydi.

Sonraki süreçte olaylar o kadar büyüdü ki Trump'ın ılımlı konuşmasını bırakın kenara orduyu görevlendirerek sokağa çıkardı. dün izlediğim bir video da askerler bir sokaktan geçerken kendilerini videoya alan bir aileye silah sıkacak kadar vahşi ve göz dönmüş durumdalar. Bunun sebebi bir devleti idare edenler o ülkenin kolluk kuvvetlerini kendi maşaları olarak görmesi ve her türlü pisliklerine göz yumulması.. bu yaklaşımı maalesef bu ülkede de mevcut. polisimiz ve askerimiz hiçbir zaman bu ülke halkının menfaatine icraat yapmamıştır. tabi iyi niyetli olan ve mesleğini hakkı ile yerine getiren ve vicdan sahibi en fazla %10'luk bir kesim var, lafım onlara değil..

Kısaca olayı toparlamak gerekirse bir ülke polisi sadece o ülkeyi idare edenlerin emirlerini yerine getirmekle görevli olmamalı. o polis görev tanımına aldığı emir ne kadar önemli ise de halkın menfaat ve canını her şeyin üstünde tutması gerektiği bilinci verilmeli ve kazandırılmalı. polis olmadan bu kapsamda bir eğitimden geçir bir psikolog tarafından da teste tabi tutulmalı.. 

Güzel haber, George Floyd'u öldüren polisin eşi vicdanını dinleyerek boşanma kararı almış.. bide devletleri boşasa onları. yargılanmaları gerek.

Korkunç bir bilgi daha paylaşıldı az önce abd'de 2019 da 1019 kişi polis tarafından gözaltı sürecinde öldürüldü..

İnternette o polis idam edilmeli mi gibi sorular ve söylemlerle karşılaştım.

idamı bilmem de ki ABD'de idam var ama bu konu sadece bu ölen kişi üzerinden işlenmemeli, geçmişte de ABD'de bir çok siyahi masun insan öldürüldü ve bu ayrımcılığı ortan kaldıracak şekilde bir düzenleme talep edilmeli. Eylemler bu yönde olmalı,  yani o polisi bize verin veya asın ve öldürün şeklinde olmamalı..

polis devletin gömleğini giyerek sınırsız ve bu şekil de pervasız olmamalı. hele hele kendisini kontrol edebilmek adına bu olaylar çok ciddi bir şekilde tüm polisler çok sık izlettirilip ders çıkarmaları sağlanmalı.

ABD'nin Minnesota eyaletinde, polisin siyahi George Floyd'u öldürmesinin ardından çıkan olaylar her geçen an büyüyor. 

Göstericiler George Floyd'u öldüren polisin sadece işine son mverilmesinin adil olmadığı ve cinayetle yargılanması gerektiğini düşünüyor ve bu sebeple eylemler yapıyorlar. Minneapolis'te, polisin kullanıdğı bina ateşe verildi. Bu sıcak gelişmeden saatler önce, eyalet valisi Tim Walz, büyüyen olayları kontrol altına alabilmek için acil durum ilan ettiğini ve bölgeye Ulusal Muhafızları gönderdiğini açıkladı... 

Eyalet valisi Tim Walz'da geçtiğimiz günlerde hukuki olarak ilgili polisler hakkında işlem yapamadıklarını ama adaletin bu şekilde sağlanamadığını da söylemişti ve üzüntüsünü dile getirmişti. 

Aslında bu süreci bizim için ilginç olmasının sebebi ABD'de ki adalet sistemini bilmiyor oluşumuz, demek ki ölen kişinin ailesi bir kamu görevlisine avukat tutup dava açamıyor veya açılan davayı kamu kabul etmiyor. çok anlamış değilim ama yakından takip edeceğim.